top of page
Film izleyen çocuklar

Film içinde bilim

Bu filmlerle eğitime niye bu kadar önem verdiğimin hikayesi biraz kısa aslında. Okulda “film içinde bilim” kulübünü idare ederken fark ettim ki öğrenciler filmlerde verilen hikayeye sadece hikaye olarak değil, hayatın bir yansıması olarak bakıyorlar. Evet bazı filmler bu konuda gerçekten başarılı ancak, bu tarz filmlerin genelde anlatımları çocukların ve gençlerin ilgisini çekecek kadar renkli ve hızlı değil. Renkli ve hızlı olanların ise gerçeğe olan mesafesi çok daha fazla. Ancak öğrenciler bu farkı bilemedikleri için renkli ve hızlı olan filmler onlara gerçekmiş gibi geliyor. Dolayısı ile, muz orta yapabilen mermiler, ayakta uzun namlulu sniper silahı ile vizörde hedefi artının ortasına denk getirip ateş eden kişinin hedefi daima vuracağına inanmak gibi şeyler fizik dersimin bir parçası oluyor. Ya da filmlerde iyi adamın 28 yerinden vurulduğu halde hastane odasında biten macerasını çocuklar hiç sorgulamıyor. “Kötü adam sadece bacağından tek darbe ile ölürken kafasında bomba patlayan kişi nasıl ölmedi” diye soran yok.

Filmlerde gerçeklik olmasına her zaman gerek yok ama gerçekmiş süsü verilenler ile uğraşmak gerçekten zorlaşmaya başladı. Baksanıza 11.11.2017 tarihinde bir haber, biz eğitimcilerin bile bu, filmlerden gerçek toplama sevdasına kapıldığımızı söylüyor. Haber ilginç olmasının yanı sıra bence korkutucu bir tarafı da var. Kısaca özet geçeyim, 8. Sınıf fen bilgisi dersi için M.E.B. onaylı bir kitabın kimyanın tarihçesi anlatılan bölümünde, insanların inandıkları ilk elementler olan “hava ateş toprak ve su” kısmından bahsetmek isteyen kitap yazarı, Cem Yılmaz’ın popüler filmi G.O.R.A. yı seyretmiş olacak, elementleri “ateş, su, toprak ve tahta” şeklinde sıralamış. Düşünün, artık kitap yazarları bile gerçeklerini filmlerden seçmeye başlamış.  

O zaman filmler konusundaki hastalığım bir işe yarasın. Her hafta bir film tavsiyesi olacak. Aklıma geldikçe film eklemeye çalışacağım. Aynı zamanda müsait zaman buldukça ebeveynler için ücretsiz eğitimler de vermeye çalışacağım. 

Bu kısım nasıl kullanılacak?

Aslında gayet basit. Çocuğunuz ile filmi izliyorsunuz. İsterseniz aralarda durdurup sahne ya da gidişat üzerine de konuşabilirsiniz, ama esas olay film bittikten sonra film üzerine konuşmak. Filmde hangi bölümü sevdiniz? O nereyi sevdi? Karakterler iyi miydi? Oyunculuk nasıldı? Bunun gibi şeyler üzerine konuşmak sadece size ya da çocuğunuza değil, ilişkinize de iyi gelecektir. Film seçeneklerinde her türden bir şey bulundurmaya çalıştım. Tabii ki belirli bir amaca hizmet ettiği sürece. Bu listeye çok ses getirmiş ama bence bir anlamı olmayan filmleri koymadım. Transformers gibi, Fast and Furious gibi, ya da her şeyin havaya uçtuğu Michael Bay filmleri gibi. Bence ortaokul öğrencileri henüz Tarantino’nun vahşeti için de biraz küçükler. O yüzden kült olduğu halde “Rezervuar Köpekleri” ya da “Kill Bill” gibi filmleri listeye eklemedim. Listede herhangi bir korku filmi de yok. Bu tür ne yazık ki benim çok zayıf olduğum bir tür. Sebebi de hala korku filmlerinin beni korkutmayı becerebilmesi. Bu duygudan hoşlanmadığım için korku filmleri benim seyrettiklerim arasında çok yer edinmiyor.

 

Filmlere ekleme yapmak isterseniz, yazdıklarımda ya da tavsiyelerimde eksik ya da hatalı yerler bulduysanız info@emreede.com adresi sizin için var. Her zaman yeni fikirlere açığım. Ama bence en önemlisi burada bahsettiğim filmler sadece benim fikirlerimi yansıtmaktadır. Filmleri izlemek ya da izlememek, beğenip beğenmemek tamamen sizinle ilgilidir. 

Herkese keyifli seyirler

 

İstanbul

Aralık

bottom of page